
Basitliğin sözlük anlamı: “karışık bir yönü bulunmayan, anlaşılması ya da yapılması kolay olan, karmaşık olmayan” olarak geçiyor.
Halbuki hayatım boyunca basit kelimesinin hep negatif anlamda kullanıldığına şahit oldum. Yani bir şey ne kadar basit ise, o kadar çirkin ya da sönük ya da değersiz.
Ve sorularım burada doğuyor:
Peki bu kelime ne zaman sözlük anlamını yitirdi?
Ne zaman “daha fazla” mesaja, görsele, ilgi çekiciliğe ihtiyacımız olmaya başladı?
Toplum daha fazlasını tüketmeye kaydıkça mı basitlikten uzaklaştık?
“Kıyaslamak” veya “kıyaslanmak” mı bize basitliği unutturdu?
Rekabet ortamı bize fark yaratmayı mı dayattı?
Soruları sormaya devam edebilirim, ama bu da beni basitlikten uzaklaştıracak.
İşin özüne yakın kalabilmeyi arzu ediyorum bu yazıda.
Bi yanım, yazıyı ne kadar uzun tutarsam o kadar değerli bir yazı olacağını, (inanç)
Diğer yanım, ne kadar az yazarsam anlatmaya çalıştığım ve geçmesini istediğim mesajın daha net geçeceğini söylüyor. (hakikat)
Bu hatırlatma ile yazımı sonlandırıyorum:
Her ne ile uğraşıyorsanız “basit” kelimesinin sözlük anlamını koruyun.
Karışık bir yönü olmasın.
Anlaşılması kolay olsun.
Yapılması kolay olsun.
Bu “mindshift” in hayatınızda ne büyük bir zamanve alan açtığını, harcadığınız eforun ne kadar düştüğünü farkettiğinizde siz de şaşıracak ve
vazgeçemeyeceksiniz. :)
Sevgiler
Hande
Kommentarer